Türkiye-İran-Rusya Zirvesi Tahran’da yapıldı. “Astana Formatında Yedinci Üçlü Zirve Toplantısı” kapsamında, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir araya geldi. Zirveyi değerlendiren akademisyen Dr. Hande Orhon Özdağ, “Zirve dünyadaki çok kutupluluk ve bölge ilişkileri açısından oldukça önemli sonuçlar gösterdi” dedi.
Üçlü garantör devletin Tahran Zirvesi’nde ön plana çıkardığı en önemli ortaklık ABD’nin Suriye’deki etkinliklerine karşı duruş olmuştur diyen Özdağ, şöyle devam etti: “Zirvenin gösterdiği önemli bir nokta da Rusya ve İran işbirliğinin derinleşmeye devam edeceğinin mesajları verildi. Özellikle stratejik iş birliği anlaşmasının hazırlanıyor olduğununu bu zirvede vurgulanmış olması önemli. İran geçen sene Çin’le de bir stratejik işbirliği anlaşması yaptı. Bu bölge jeopolitiğini oldukça derinden etkileyen bir anlaşmaydı.”
Türkiye’nin Suriye krizinin başlangıcında ABD ve AB ile daha yakın ilişki içerisinde olduğunu ve ortak politikalar güttüğünü belirten hatırlatan Özdağ, “2016 yılından itibaren Suriye politikasında değişiklikler oldu ve Türkiye İran ve Rusya ile sahada daha fazla işbirliğine yöneldi” ifadelerini kullandı.
Dr. Hande Orhon Özdağ, ABD Başkanı Joe Biden’ın Ortadoğu turuna ilişkin de şunları belirtti: “Ortadoğu’da Çin, Rusya ve İran karşıtlığı temelinde aktif bir ABD liderliğinin tesisi ve ittifakın güçlendirilmesi Biden’ın Ortadoğu ziyaretinin en önemli boyutlarının başında geliyordu. ABD özellikle Suudi Arabistan’ın Çin ve Rusya işbirliğinin kesilmesi; İran, Rusya, Çin karşıtlığı temelinde bir Ortadoğu NATO’su vizyonu konusunda aradığını bulamadı. Yemen’de süren Suudi-İran diyaloğu, Abraham Anlaşmaları, önemli Ortadoğu devletlerinin Rusya’ya yapılan Ukrayna yaptırımlarına destek vermemesi gibi ögeler de konjonktürün ABD’nin hedeflerini tam olarak gerçekleştirmesinden uzakta olduğunun sinyallerini vermektedir.”