İsrail polisinin 7 Mayıs’ta akşam iftardan kısa bir süre sonra Doğu Kudüs’te Filistinlilere plastik mermi ve ses bombalarıyla saldırısı sonrası tırmanan olaylar devam ediyor. Aralarında çocukların da olduğu çok sayıda Filistinli yaşamını yitirdi ve yaralılar var. Bölgede tansiyon yüksek…
Cumhuriyet Gazetesi Dış Haberler Muhabiri Mustafa Birol Güger, gelişmeleri değerlendirdi.
Her yıl Ramazan ayında doğu Kudüs’ün benzer olaylara sahne olduğunu belirten Güger, bu yıl da aynısının yaşandığını söyledi.
Nisan ayı ortasından bu yana İsrail polisi ile Filistinliler arasında gerginliğin başladığını hatırlatan Güger, Kudüs’teki Mescid-i Aksa’da yaşanan çatışmalarda şu ana kadar 300’ün üzerine Filistinlinin yaralandığını kaydetti.
Birleşmiş Milletler (BM), Arap Birliği, Çin, Rusya, Türkiye, İran olmak üzere çeşitli ülkelerin kınama mesajlarında bulunduğunu, uluslararası kamuoyundan yoğun tepkiler geldiğini ifade etti.
Çin Dışişleri Bakanlığı Basın Sözcüsü Hua Chunying’in haftalık basın toplantısındaki “Filistin halkının haklı davasını destekliyoruz ve tam egemenliğe sahip, başkenti Doğu Kudüs olan ve 1967 sınırına dayanan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını destekliyoruz” şeklindeki sözlerini de hatırlatan Mustafa Birol Güger, bu açıklamanın oldukça önemli olduğunu söyledi.
İsrail’deki aşırı sağcı Netanyahu iktidarının varlığını sürdürebilmek için fanatik dindar kitlenin aşırılıklarına, taleplerine boyun eğmek durumunda kaldığını dile getiren Güger, uluslararası toplumdan gelen şiddetin sona ermesi çağrılarına İsrail Başbakanı Netanyahu’nun olumlu yanıt vereceğini düşünmediğini belirtti.
Gazze’den fırlatılan roketlerin İsrail kentlerine düşmesine ilişkin İsrail basınında çıkan iddiaları aktaran Güger, şöyle devam etti: “İsrail’in bu roketleri durdurmak için ‘demir kubbe’ adı verilen bir füze savunma sistemi bulunuyor. Kent merkezlerine atılanlar imha ediliyor, boş arazilere düşenlere dokunulmuyor. Ancak, son dönemde bu füzelerin kentlere de düştüğü görülüyor. İsrail basınında dile getirilen iki iddia var: Birincisi, ‘bu füzeler İran’ın son gelişmiş kapasitesinin birer örneği’.
İkincisi ise; ‘Netanyahu Hamas tarafından atılan füzelere müdahale etmeyerek kendi konsolidasyonunu sağlamaya çalışıyor, kaos ortamından beslenmeye çalışıyor.’
Tabii bu bir komplo teorisi…