Gazeteci-yazar Mehmet Bedri Gültekin: “Çok daha büyük başarılar Çin Halk Cumhuriyeti’nin ve büyük insanlığın önündedir”
Gazeteci-yazar ve MDD Hareketi Yöneticisi Mehmet Bedri Gültekin, Çin Komünist Partisi (ÇKP)’nin 100. yıl dönümüne ilişkin Çin Uluslararası Radyosu Türkçe Servisi’ne açıklamada bulundu. Gültekin, Türkiye’de yaklaşık 50 yıllık siyasal ve yazarlık faaliyeti itibariyle Çin’i ve ÇKP’yi yakından bilen isimlerden. Yayınlanmış çok sayıda kitabı ve makalesi bulunuyor; “Asya’nın Yükselişi ve Bölgesel Birlikler Çağı” ve “Batı Asya Birliği-Beş Ülke Beş Deniz” bu kitaplardan bazıları…
Çin Halk Cumhuriyeti’nin dünyanın en büyük ekonomisi olduğunu belirten Gültekin, “100 yıl önce dünya ekonomik payının yüzde 1’ine sahip olan Çin, bugün neredeyse dünya ekonomisinin dörtte birine sahip durumdadır. Sadece bu rakamlar bile ÇKP’nin bu yüzyıl içinde oynamış olduğu rolün ne olduğunu, hiçbir tartışmaya yer vermeyecek şekilde ortaya koyuyor. Bu çok büyük bir başarıdır, bu tarihsel bir devrimdir! Yalnızca bir ülkenin başarısıyla ilgili bir olay değil, aynı zamanda bütün dünyanın kaderiyle ilgili bir başarıdır. ÇKP önderliğinin ne derece belirleyici olduğunu göstermektedir” dedi.
Dünyada sosyalist deneyimlerinin birçoğunun başarısız olduğunu hatırlatan Gültekin, şöyle devam etti: “Bilimsel sosyalizmi Çin koşullarına uygulamak, Çin’e özgür bir sosyalizm yaratmak konusunda ÇKP büyük başarılar elde etti. Sovyetler Birliği’nin yaşamış olduğu kaderi yaşamadı. Çin’de yaşananlar, devrimin sürdürülmesi teorisi çok önemli bir farklılıktı. 1980 sonrasında ise dışa açılma ve Çin gerçeklerine uygun bir sosyalizm inşa etme modelini başarıyla uyguladı.”
Mehmet Bedri Gültekin açıklamasına şöyle devam etti: “ÇKP’nin bir yarı sömürge ülkeyi bağımsızlığına kavuşturup, 70 yıllık önderlikle, en gerilerden alıp dünyanın bir numaralı ekonomisi haline getirmiş, Çin’e özgür bir sosyalizm modeli geliştirmiştir. Bugün artık dünyanın dört bir yanından yeni bir gelecek kurmak amacıyla yola çıkan insanların izlediği, örnek aldığı bir model ortaya koymuştur. Burada örnekten kastettiğimiz şudur; her bir ülkenin kendi koşullarına uygun, kendi sosyalizmini inşa etmesi gerektiği şeklinde özetleyebileceğimiz bir ders alındı Çin örneğinden.”
Covid-19 salgını sürecinde Çin’in izlemiş olduğu sosyalist kamucu sistemin başarısına, bütün imkânların halkın sağlığı ve refahı için kullanmasının başarısına değinen ve kapitalizmin serbest piyasa sisteminin bu süreçte insanı önemsemeyen, herkesin kendisini düşündüğü politikalarını eleştiren Gültekin, “Çin bütün insanlığın önüne ‘nasıl bir sistem içerisinde yaşamak gerekir?’ sorusunun canlı bir cevabını koymaktadır. Bu Xi Jinping önderliğindeki ÇKP’nin büyük başarısıdır” dedi.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in önderliğinde yoksullukla mücadele programının başarıyla sürdürüldüğünü, yaklaşık 100 milyon insanın aşırı yoksulluktan kurtarıldığını da hatırlatan Gültekin, konuşmasına şöyle devam etti: “Çin’in dünya barışına yaptığı katkı ve yoksul ülkeler başta olmak üzere, eşitlik temelinde, karşılıklı yarar temelinde kurduğu ilişkilerdeki samimiyeti de oldukça önemlidir. Çin başka ülkelerin toprak bütünlüğüne, iç işlerine karışmadan, egemenliğe saygı temelinde dış politikasını yürütmektedir ve bu konuda elde ettiği başarı son derece önemlidir.”
Kuşak ve Yol Girişimi’nin kadim uygarlık merkezlerinin yeniden insanlığın dünya çapındaki uygarlığının merkezleri haline gelmesi doğrultusunda atılmış en büyük adım olduğunun altını çizen ve bunun emperyalist hegemonyacılığın sınırlanması anlamına geldiğini vurgulayan Gültekin, “Bütün bu ülkelerin güçlenen ekonomileri, askeri ve diğer konulardaki dayanışmalarıyla birlikte emperyalist tehditlere karşı çok daha güçlü bir konuma geldiklerini ve yeni bir dünyanın kapısının aralandığını göstermesi bakımından son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
“ÇKP için söylenecek en önemli noktalardan birinin, ÇKP’nin bu kadar büyük başarıların sahibi olmasına rağmen son derece alçak gönüllü ve öğrenmeye açık tavrını değiştirmemiş olmasıdır” diyen Mehmet Bedri Gültekin, “Xi Jinping’in önderliğinde ÇKP aynı yolda kararlılıkla devam etmektedir. Çok daha büyük başarılar Çin Halk Cumhuriyeti’nin ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin de bir parçası olduğu büyük insanlığın önündedir” ifadelerini kullandı.